作词 : Tolga Akdogan 作曲 : Gürhan Öğütücü İç içeyiz ama bir arada gibi değil Varlığımız kiralanır yalanlara bizim Yolu bulan kendini sahibi sanınca Başımıza gelen taşlar, bir ömürlük dizi Sızlayan nehirler, başım bide dişim Yoruldum paşam bil ki ondan gidişim Helal olsun hepimize, kızdığımdan demiyorum Üzüldüğüm tek şey; biri iki edişin Ayrılığı duydum sabahlar ve gecelerde Duvara dönüp yüzümü çatlağın izine doğru Ömrüm anılar akışı, zikzak, çölde başa taş okulu Parçalanmış vaatleri, tepetaklak saatlerin Doldum da kadehi doldurdum Önümdeki gülü soldurdum Sızlarım, sızıma nağmeler Dostlarım var kışıma renk veren Koştum, durdum izler peşinde Alemlerden alem içinde Hallerim hareketin içinde Kalabalıkta sallanır oltalar Aklımda bir tahterevalli var Yangınla yağmur peşi peşine Boyuna akşam, enine geceler Bir yakamoza bak, bir aklının içine Kovala balığı, bu acele niye Bi an var, hep orada ama kapıdan geçemem Çile kuşu sırtına binmiş uçuyoz Aşk ateşiyle orman yangını el ele Yeryüzüne nasır olduk, gökyüzünden medet umuyoz Artık kazma kuyu, hakkını ver elindekiyle Boşluğun son sürümü Nesillerce kaynadı Gördüler mi, gördün mü Sorardım bir bilene De sıkıldım cevabından Şehirlerin deliliği, su kaynatır beyinleri Tahterevalli in çık boyuna Saatler yarışın alarmı Maratonun sonu bataklık Zengini sinsi, mazlumu hırslı Yakınımız oldu karanlık Bahar olaydı, çatıda yataydık